Hoş Görü Ölüyor - Libertine

Hoş Görü Ölüyor

İyi Düşünmek

İyi düşün iyi olsun, ne kadar güzel bir cümle. İnsan genelde eyleme geçmeden önce düşünür ve kafasında tasarladığı eylemi hayata geçirir. Bu bağlamda iyi düşünmek gerçekten de iyi sonuçlar doğurur. Yıllardır gözlemlediğim acı bir gerçek var ki zaman geçtikçe iyi düşüncelerimiz azalıyor. Suç oranları artıyor, ahlaki değerler yitip gidiyor, insana verilen değer azalıyor, hayvanlara eziyet edenler çoğaldı, iletişimdeki kopukluklar çoğalıyor ve sevgi yalnızca sahte kurulan cümlelerin içinde yer alıyor. Fazla mı kötümser oldu ?  Ne yazıkki gördüğüm durum bu. 

Nüfus

Bunların pek çok sebebi var. Örneğin nüfusun artışı, 1900lü yıllardan sonra dünya nüfusu inanılmaz arttı. Öyle ki 1800'lerde 1 milyar olan dünya düfusu 1950'lerde 2 milyarlar civarındaydı ancak ardından inanılmaz bir yükseliş göstererek 2000'de 6 milyarı geçti ve günümüzde 7milyarı aşarak 8 milyara doğru gitmekte. Bu kadar büyük artışın sebebi ise büyük savaşların bitmesi, teknolojik gelişmeler, sağlık uygulamalırında ilerleme, teknolojiye bağlı olarak sanayinin gelişerek yüksek gıda üretim kapasitesine ulaşılması vb. pek çok etken. Ancak nüfusun artması çeşitliliği ve rekabeti arttırır buda istenmeyen durumlara sebep olur. Rekabet acımasızlığı getirir. 

İnsanların duyguları körelmeye başladı, sanayinin gelişmesi nüfusun artması daha fazla üretim ihtiyacı doğurdu bu da insanların daha fazla çalışmaya mecbur etti. İhtiyacımız olmadığı halde üretmek daha fazlasını elde etmek zorunda bırakıldık bu da insanların çalışmaktan kendilerine ayıracak zamanın kalmamasına sebep oldu. Kendine zaman ayıramayan birisi nasıl başkasına zaman ayırabilir ki? Bu yüzden insani duyguları unutmaya başladık. İnsanlar apartmanlar, rezidanslarda yaşamaya başladı bu da komşuluk ilişkilerini bitirdi. Komşuluk ilişkisinin azalması demek; güvenin, saygının ve yardımlaşmanın azalması demek. Nüfus arttıkça işsizlik arttı, işsizlik arttı ancak rekabet hiç azalmadı aksine çoğaldı ve aç gözlülüğü de beraberinde getirdi bu da insanların daha fazlasını elde etmek için kötü yollara başvurmasına sebep oldu, suç oranları arttı. Medya insanları manüpile ederek ahlaki değerlerini köreltti, sanki hiçbir şeyin ayıbı yokmuş gibi gösterdiler, tabi bunlar bir amaca hizmet ediyordu "para". 

Nüfus az iken herkes kendisi için çalışır, kendi gıdasını ve temel ihtiyaçlarını giderirdi, bu insanlar için daha fazla özgür zaman demek. Geri kalan zamanlarında insanlar birlikte vakit geçirirlerdi, birlikte eğlenir, birbirlerine yardım ederlerdi, birisinin işi erken bittiyse diğerine yardım ederdi, sonra bir gün de o diğerine yardım ederdi, insanlar birbirlerine çocuklarını, evlerini emanet edebilirlerdi, çünkü güven vardı. Aç gözlülük edecek çok fazla birşey yoktu dünyada, rekabet yoktu. İnsanlar televizyonda gördükleri zengin hayatlara özenmezlerdi çünkü televizyon yoktu. Tabiki aç gözlü, kötü insanlar gene vardı ancak günümüzdeki ile kıyaslandığında yok denilebilecek kadar az. Eskiden sokakta oyun oynayan çocuklarla şakalaşabilir onları sevebilirdiniz, ancak şimdi bunu yapamazsınız. Ön yargılar ve kirlenmiş düşünceler dünyayı ele geçirmiş durumda. 

Nüfusun etkisiyle ilgili "Universe 25" isimli bir fare deneyi var, okumanızı tavsiye ederim.


İnsanların Birbirine Bakışı

İnsanlar artık birbirine bakarken anında bir etiket yapıştırıyor ve bir sınıfa sokuyor, sonrada o sınıfa bağlı olarak benden üstün olamaz, o buna sahip olamaz, ben ondan daha iyiyim, o nasıl olurda bunu alabilir gibi kıskançlık duyguları beliriyor. İnsanlara sahip olduklarını yakıştıramama gibi saçma görüşler doğuyor. İnsanlar biribiri hakkında artık iyi dileklerde bulunmuyor. İnsanlar birbirlerine teşekkür etmeyi, birbirlerinden özür dilemeyi yada birbirlerini taktir etmeyi kendisini küçük düşürmek gibi görüyorlar. Birisinin hatasını anında yüzüne yapıştırıyorlar ki o düşerken kendisi yücelsin, birinin hatasını görmezden gelmek yada onu uygun dille yalnız iken uyarmak çok zormuş gibi. 

Üzgünüm çünkü bunun telafinin olduğuna inanmıyorum, artık insanlığın düzelme ihtimali yok. Hoş görü öldü ve geri gelmeyecek, kötü insanlar gün geçtikçe artacak, vicdan, sevgi, merhamet daha da azalacak.  

Evren kaosa meğilli, doğada acıma duygusu yada merhamet yoktur, doğada hiç bir yırtıcı avına acıyarak onu bırakmaz, yavru yada anne olsun avcı için sadece yemektir. İnsan düşünebildiği için hayvanlardan ayrı tutulurdu, hala düşünebiliyoruz ama artık eskisi gibi iyi düşünmüyoruz. Artık yırtıcılar gibi sadece kendi çıkarlarımızı düşünüyoruz, karşımızdakine ne olacağı umrumuzda bile değil. 

Yorum Gönder

0 Yorumlar